30 milyon yıl önce Ana Kıta’dan ayrılan Avustralya kendi yolunda devam etmiş.Faunası ,florası ve doğasıyla apayrı bir gelişim göstermiştir.Şu anda çölleri,yeraltı suları,tuz gölleri,yağmur ormanları,sıra dağları,okaliptus ormanları,büyük mercan resifi ve değişken iklimiyle mutlaka gezilip görülmesi gereken bir ülke.
Avustralya’ya ilk insan topluluğu yaklaşık 45.000 yıl önce Güney Doğu Asya’dan geldiği kabul ediliyor.Bu günkü Aborjinlerin ataları.Doğada yaşayan,avcı-toplayıcı,doğaya saygılı,mitolojilerı olan “Düş Zamanı” inanci ile yaşamışlar.Günümüzde gerçek Aborjin görmek bile çok zor.Nedeni İngilizlerin yüzyıllarca sürdürdüğü asimile ve yok etme politikası
- “Didgerido”Aborjinlere özgü bir çalgı
- Kanguru avlamakta kullandıkları mızrak
- Az görülen gerçek Aborjin.Uluru’da
- 20.000 yıllık duvar resimleri
- Aborjin Mitolojisinden duvar resmi
- Düş Zamanı Mitolojisinden Duvar resimleri
Güney adaları ve Queens Land bölgesine zamanla Malezya kökenliler yerleşmiş.Avustralyanın Avrupalılar tarafından keşfi Hollandalılar tarafından yapılmış (Willem Janszoon – 1606).James Cook ise 1770 yılında doğu sahillerinin haritasını çıkarıp,Britanya krallığına bağlamış.Şimdi ise kozmopolit bir toplum var ülkede.Neredeyse dünyanın her tarafından insan buraya gelmiş.
- Kakadu Milli Parkı-Yağmur mevsiminde her yer suyla doluyor.
- Dev termit yuvalarına rastlıyabiliyoroz.
- 19.804 km kare alanlı Kakadu Milli Parkı
DARWİN VE KAKADU MİLLİ PARKI : Adını Charles Darwin’den alan şehir eski bir liman.Şimdi ise çok modern bir şehir.Aborjin kültürü kalıntılarını görmek için Kakadu milli parkına gitmek gerekiyor.Darwin’in 220 km. doğusundaki milli park eşsiz duvar resimlerine sahip.Park ismini “Gagudju” adlı Aborjinlerden almış.Nourlangie Rock’ta bulunan duvar resimlerinde mitolojierinden çizimler görülüyor.Çizimlerin çoğu 20.000 yıllık.Milli Parkta zengin bir kuş türü çeşitliliği var.Yellow Water’da yapılan tekne gezisinde çeşitli su kuşları,yırtıcı kuşlar ve ötücü kuşları izleyebiliyorsunuz.Tuzlu su timsahlarını çok yakından doğasında görüyorsunuz.Doğa severler için çok önemli bir yer bence.Günlerce kalabilirim.
- Kakadu Milli Parkındaki Duvar resimleri
- Resimler Aborjin Kültürünün Aynası
- Tasmanya Kaplanı Resmi.Şu anda nesli tükendi.
- Kakadu Milli Parkı
- Tuzlusu Timsahı
- Kakadu Milli Parkı
CAIRNS – BÜYÜK MERCAN RESİFİ -YAĞMUR ORMANLARI :Cairns,tropikal Queens Land’in idari merkezi.Çok canlı bir şehir.Eğer yer ayırtmazsanız akşam yemeğinde istediğinizi yiyemiyebilirsiniz.Sahilde geniş bir park var.Gündüzleri spor yapanlar,gece ise müzik gurupları,hokkabazlar,pratik yiyecek köşeleri ve daha niceleri burada.İnsanlar birbirine son derece saygılı eğleniyorlar.
- Brown Booby
- Silver Gull
- Common Noody
- Büyük Mercan Resifinden küçük bir bölüm
- Mıchaelmas Adası
- Resifte Michaelmas Adası
Büyük Mercan Resifi.Uzaydan görünebilen milyarlarca küçük organizmanın yaptığı dünyanın en büyük resifi.Queens Land’tin doğu sahili boyunca uzanıyor.Doğu kıyısı boyunca devam eden sıra dağlardan denize akan nehirler resifin adete yiyecek deposu gibi çalışıyor.900 ada ve 2900 resif.Cairns’ten katamaranla müsaade edilen belirli adalara turlar var.Michelmas bunlardan biri.Burada şnorkelle veya tüplü dalış yapabilyorsunuz.Bir metre derinlikte ekzotik balık ve mercanlar insanı büyülüyor.Küçük adada ise binlerce deniz kuşları koloniler halinde yuva yapmışlar.Bütün bir günün nasıl geçtiğini insan anlıyamıyor.
- Cairns’ten yağmur ormanlarına giden nostaljik tren
- Yağmur ormanlarında sıkça rastlanan şelalelerden biri
- Yağmur Ormanlarından dönüş teleferikle
- Eastern Water Dragon
- Laughing Kookaburra
- Avustralya orman hindisi
Dünyanın en yaşlı yağmur ormanları burada.Tam 180 milyon yaşında.Cairns’ten nostaljik trenle ormanın ortasındaki Kuranda’ya gidiliyor.Ağır ağır ormanı seyrederek,bol fotoğraf çekerek.Kuranda’dan Cairns’e geri dönüş ise teleferikle.Ormanın üstünden geçmek çok özellikli deneyim.Ormanda yapılan yürüyüşlerde ve ikinci dünya savaşından kalma Army Duck (tekne – kamyon) larla yapılan gezilerde.Kaplumbağa ,kuş,yılan,büyük kertenkeleler gibi orman canlılarına rastlıyorsunuz.
- Kata Tjuta – Olgas Kayalıkları
- Ayers Rocks çevresinde gün doğumu
- Uluru (Ayers Rocks)
- Crested Pigeon
- White Plumed Honeyeater
- Black Backed Magpie
AYERS ROCK (ULURU) : Kumtaşıntan bir kaya,Aborjinlerin kutsal saydığı yer.Demir oksidin verdiği kırmızı renk çölün orta yerinde insana ruhani bir duygu vermiyor değil.Kata Tijuta Milli parkının içinde yer alıyor.32 kilometre batısındaki Olgas kaya oluşumlarıda Uluru gibi Aborjinlerin kutsal makanları.Gece çölde verilen bir akşam yemeği.Herkes susuyor,uzun bir sessizlik ,”Düş Zamanı “devam ediyor.Sabah Uluru’yu bu sefer gün doğumunda izliyorum. Gündüzse dikkatli gözler çöl kuşlarını arıyor.Buluyorda çoğunu.
- Sidney Liman Köprüsü
- Sidnet Opera Binası
- Opera binası ve Sidney şehrinden bir kesit
- Sidney Darling Limanı gece
- Yağmurlu bir günde Bondi Plajı
- Limandan bir görüntü
SYDNEY :Deyince ilk akla gelen tabiki Opera Evi.Sidneyin sembolü.Gerçekten müthiş bir yapı.Beş tiyatro salonu ve 1000 oda.Akustik sağlansın diye bütün tavanlar ahşaptan yapılmış.Kısa bir süreliğine koronun provasını dinleme şansımız oldu.Akustik harikaydı.Sidney Limanında yapılan gezide mimari estetik insanı etkiliyor.Mimarı Danimarkalı Jorn Utzon.
Sidney Limanı Köprüsü,Botanik Parkı,Darling Limanı,Bondi Plajı,King Kross,Eski hapisane Hyde Park Barracks,Olimpik Park şehir içinde gezilecek ve görülecek yerlerden bazıları.Sidney Akvaryum’undan bahsetmeden geçemiyeceğim,şimdiye kadar gördüklerimin içinde en iyilerinden biri diyebilirim.
- Sidney Akvaryumun’dan
- Akvaryum’dan
- Akvaryum’dan Testere Balığı
- Gri Kanguru
- Emu,Avustralya’nın uçamayan kuşlarından
- Vombat,bir tür keseli
- Blue Mountains
- Üç Kızkardeşler Kayalıkları
- Şirin Kasabalardan biri
Sidney den “Featherdale Doğal Yaşam Parkına” gittiğimizde Avustralya’ya özgü korunan hayvanları burada görebiliyoruz.Kanguru,Koala,Vombat,Emu,Gassowary gibi.Yine Sidney’in100 km. batısında “Blue Mountains” görülmesi gereken yerlerden.Adını Okaliptüs ağaçlarının çıkardığı yağın mavi buharından almış.Okaliptüs ormanlarını tepeden gören bir yerden baktığımızda bu mavi pus çok net görülüyor.Tabi burada kendine özgü yaban hayatı var.Three Sisters (Üç Kızkardeş) kayalarıda burada.
- Merlbourne’da gece
- Alışveriş yerleri şehrin merkezinde
- Merlbourne tramvaylarıyla meşhur
- Merlbourne’da gece Şovları
- Okyanus yolundan manzara
- Twelve Apostole (Oniki Havariler) kayalıkları
MELBOURNE : Sidney’den sonra en kalabalık şehir.En büyük tramvay ağına sahip.Canlı yaşayan bir şehir.Gece ve gündüzüde güzel.Sağlık,kültürel yaşam ve yaşam kalitesi gibi kriterlerde dünyanın en yaşanılabilir şehirleri arasında en üst sıralarda yer alıyor.Büyük Okyanus Yolu şehirden batıya okyanus boyunca uzanıyor.Sahil boyunca eşsiz manzaralar görüyoruz.Sörf şampiyonalarının yapıldığı “Bells”,”Apollo Koyu” ve “Twelve Apostol”.Twelve Apostol (On iki Havari) dalgaların şekillendirdiği değişik kaya yapıları.
TASMANYA : 14.000 yıl önce denizin yükselmesiyle Avustralya’dan ayrılmış.Ana karadan 1600 km. uzaklıktadır.1642 yılında Hollandalı kaşif Abel Tasman tarafından keşf edilmiş.1803 de İngilizler tarafından yerleşime açılmış.1803 ile 1847 yılları arasında burada bulunan yerli halk soykırıma uğramış.İngilizler bir tek yerli kalmayana kadar öldürmüşler yada açlığa terketmişler.Günümüzde Tasmanya’da hiç yerli halk yok.
Hobart,güzel bir liman şehri.Küçük ve şirin.Parlemento binası.Salamanca meydanı,Princes parkı,St.Georges Kilisesi,Mona Müzesi şehir içinde görülebilecek yerler.Tasmanya Avustralyanın en soğuk bölgesidir.Soğuk iklimde yaşamayı başaran Tasmanya Şeytanı,Ornitorenk ve Tasmanya Kaplanı(Nesli Tükenmiş) buranın sembolü olmuşlar. Bonorong Doğal yaşam ve Rehabilitasyon merkezinde Tasmanya Şeytanı,Koala,Keseli Sansarlar,Vombatları ve Kanguruları görebiliyoruz.Kolonyal dönemde hapishane olarak yapılmış Port Arthur’u gezmekte insanı o dönemlere götürüyor.Bir çoğu harabe halinde.Dönemin en çok mahkum barındıran hapishanesiymiş.
____Ayhan Şevmet___